Astigmatı olan kişiler, hem uzak hem de yakın mesafelerde bulanık veya gölgeli görme problemi yaşarlar. Görüntüler hiçbir zaman tamamen keskin değildir. Bir yönde net olan çizgiler, 90 derece aksinde bulanık görülebilir. Örneğin, pencerenin dikey kenarları netken, yatay kenarları bulanık görünebilir.

Daha net görme çabası, baş ağrısına ve göz çevresinde ağrıya neden olabilir. Bu baskı, kişinin kolayca yorulmasına ve işini bırakmak zorunda kalmasına yol açabilir.

Astigmatizm, farklı derecelerde olabilir ve gözlük veya lens kullanan kişilerin %30-40'ında astigmat bulunur. Astigmat, tek başına olabileceği gibi miyop veya hipermetropla birlikte de görülebilir.

Astigmatın tanısı, genellikle bir göz doktoru tarafından yapılan kapsamlı bir göz muayenesi ile konur. Bu muayene sırasında, gözün ön yüzeyinin şekli ve ışığı kırma yeteneği değerlendirilir. Tedavi seçenekleri arasında gözlük, kontakt lens ve bazı durumlarda lazer cerrahisi bulunur.

Astigmat, tedavi edilmediğinde yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Okuma, yazma, araba kullanma gibi günlük aktiviteler zorlaşabilir. Ayrıca, sürekli bulanık görme nedeniyle gözlerde yorgunluk ve baş ağrısı gibi semptomlar yaşanabilir.

Astigmat, diğer göz rahatsızlıklarıyla birlikte de görülebilir. Örneğin, miyopi (uzağı görememe) veya hipermetropi (yakını görememe) ile birlikte olabilir. Bu durumda, gözlük veya kontakt lens reçeteleri, her iki durumu da düzeltmek üzere tasarlanır.

Astigmatın önlenmesi mümkün olmasa da, düzenli göz kontrolleri ile erken teşhis ve tedavi mümkündür. Düzenli göz muayeneleri, özellikle çocuklar ve gençler için önemlidir. Bu sayede, astigmat ve diğer göz rahatsızlıkları erken evrede tespit edilip, uygun tedavi yöntemleriyle kontrol altına alınabilir.